ZÊL
(YOZGAT)
- Bajarê Antîkî yê Kurda

Home  |  Destpêk  |  Ana Sayfa

Zîlan Kürd Boyu'nun MÖ 100 yıllarında taptıkları tanrıça Zêl adında kurup yerleştikleri
KÜRD ŞEHRİ

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

12 YIL KOMADA YATTIKTAN SONRA UYANDIĞINDA
KÜRDÇE KONUŞTU !!

Türk İşgal ve Sömürgeciliğinin Kürd Halkı Üserinde estirdiği asimilasyon terörünün
SOSYAL - TRAVMATİK BOYUTLARI DERİN VE GENİŞTİR

 

Kayseri, Niğde, Afyon, Aksaray, Yozgat, Sinop, Amasya.. bu şehirlerin hepsi KÜRD ŞEHİRLERİ'dir. Buralarda hala OTANTİK kürd nüfusu mevcuttur. Buradaki kürdler 100 yıllık sistematik asimilasyona rağmen hala kürdçe konuşuyor. Yozgat'lı bir kürd uğradığı bir kazadan sonra uzun bir süre komada yattıktan sonra uyandığında birdenbire sadece kürdçe konuşmuştu, türk gazeteleri okuyanlarınızın çoğu bunu biliyor. Eğer hatırlıyorsanız, türk gazeteleri ''12 yıl yattığı komadan uyandığında kürdçe konuşmaya başladı!'' diye manşetler atmıştı.

Buraya TIKLA ve daha fazla oku!

 

 

 

Çorum ve Zêl (Yozgat) kürdlerinin dağıtılmasına dair Mustafa Kemal imzalı 3 Ocak 1932 tarihli Kürd Tehciri Kararnamesi

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Geleneksel kıyafetler içerisinde Yozgatlı bir kürd kadını, 1870

Tıpkı Kerkuk, Haleb, Mosul gibi Yozgat'ta bir kürd şehridir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 



At the entrance to the racist ''Turkish'' city Yozgat: "İt girer kürt girmez" = Dogs have access but not Kurds

Vid infarten av den rasistiska 'turkiska staden' Yozgat: "İt girer kürt girmez' = Hundar har tillträde men inte kurder

Vay anasını! Buraya bir bakın!

Jêketo-Pêketo'ların marifetlerine bakın; it girermiş Yozgat'a ama kürd giremezmiş'.. Oysa ZÊL ('Yozgat') bir zamanlar Kürdistan idi ve orada yaşayan herkeste kürd ..
Jêketo-Pêketo'ların ne olduğunu anlarsak, o zaman bu ihanetin geniş ve derin boyutlarını da tam anlamış oluruz. Tarîxa nankoriya mezin:

JÊKETO-PÊKETO ÇI YE?
Ev gotina pêşiyên kurda, tarîxa kurda ya li xiyanetê werbûyî xweş vedibêje. Ev biwêja ku dibêje: ’tarîxa kurda tarîxa xiyanetê ye’ dijminatiya van qewmên ku ji kîrê kurdan ketine, lê ji her kesî bêhtir bi canê kurda ketine, xweş vedibêje..

Îroj bûn tirk, ereb, faris, ermen, azerî lê belê ew berê kurd bûn. Paşê hindek xiristiyan jî ku ji ber sebebên dînî kurdbûna xwe terikandine û bûne ermen, aşûr û suryan îroj.

Bo vana hemiyan mirov dikare bêje JÊKETO-PÊKETO ji ber ku îroj piraniya wan NEYARTIYA KURDAN dikin. Ji kurdan ketin lê bi canê kurdan ketin.. ango jêketo-pêketo.

 

 

 

 

 

Balyozê Brîtanî yê Erziromê James Brant, di sala 1835î de wiha nivîsiye: "Pirraniya niştecihên Anatoliyaya Navîn Kurd in. Devedorê Qayzeriya (Kayserî), tevahiya Êlîşarê (Yozxat) û Avdokiyayê (Tokat) Kurd in.
Du caran riya min bi nava wan ket, gelek mêvanperwer bûn".
(Journey Through a Part of Armenia and Asia Minor, in the Year 1835).

(Wêne ji raportên Brant ên sala 1844ê)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

KELEHA KEYKAWÛS

Yozgat / Antik Kerkenes (Pteria) şehrinin Haritası (M.Ö. 600)

Yozgat'ın Sorgun ilçesi Şahmuratlı köyünde bulunan Kerkenes Dağı Antik Kenti Demir çağında M.Ö.600 yıllarında Medler tarafından kurulmuştur.
Kentin yaklaşık olan sur duvarları 2,5 kilometrekarelik bir yerleşim alanı oluşturmaktadır.

Antik kaynaklarda Pteria olarak kaydedilen kentin burası olduğu sanılmaktadır. M.Ö. 547 yılında persler tarafından kent zaptedilmiş halkı esir alınarak kent yakılmış ve surları yıkılmıştır. Yerleşim alanı kamu yapıları ve sivil yapı adaları ile gelişmiş bir su toplama ve kullanma sistemi içermektedir. Kazı çalışmaları sırasında bulunan bir mobilyaya ait fildişi süsleme parçası şu an Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesinde sergilenmektedir. Antik kent yakılıp yağmalandığı için nitelikli kültür varlıklarına nadir olarak rastlanmaktadır.

Tahminler ve elde edilen bazı verilere göre M.Ö.3-2. Yüzyıllara ait bazı Galat mezarları da Bizans döneminde soyulmuş ve değerli parçalar yağma edilmiştir. Kentin önemli özelliklerinden biri de çabuk bozulabilen kumtaşı denilen bir çeşit taşın mimari, heykeltıraşi ve yazıtlarda çok sık kullanılmış olmasıdır. Sonuç olarak; Orta Anadolu’nun en büyük antik kentlerinden biri olan Kerkenes Dağı Şehrindeki kazı ve araştırmalar bölgemizin tarihinin aydınlatılmasına katkıda bulunmaya devam edecektir.

Burada önceleri egemen olan Asur İmparatorluğu MÖ 612 yılında, Med ve Babillilerin ortak saldırısına yenik düştü. Medler imparatorluklarını Anadolu yüksek platosu boyunca, batıya Kızılırmak’a doğru genişlettiler ve Kerkenes Dağı üzerinde, Herodot tarihinde Pteria adıyla anılan yeni büyük bir şehir kurdular. Yine Herodot’a göre, Medler ile Lidyalılar arasında yıllardır uzayıp giden savaşın altıncı yılında, muharebe bütün şiddetiyle devam ederken tıpkı Thales’in o yıl için tahmin ettiği gibi gün geceye döner. Sonradan “Güneş tutulması muharebesi” olarak adlandırılacak bu olay, MÖ 585 yılının 28 Mayis günü meydana gelir. Kilikyalılar ve Babiller’in arabuluculuğuyla imzalanan barış antlasması ile sınırlar tekrar belirlenir ve antlaşma karşılıklı kız alıp verme ile sağlamlaştırılır. Heredot’a göre, Med sehri Pteria orta Kapadokya bölgesinin savunmasi en güçlü sehridir. Bu sur duvarlarının gerçek boyutları, Lidya Kralı Krezüs tarafından şehir yakıldığından ve güçlü taş duvarı en azından kısmen yıkıldığından beri ilk kez 1999 yılında ortaya çıkarıldı. Krezüs, Delfi’deki meşhur kehanet merkezine Kızılırmak’ı geçtiği takdirde ne olacağını sorar ve karşılığında "güçlü bir imparatorluk yok olacak” cevabını alır. Tanrıların belirgin desteği eşliğinde, ordusuyla doğuya yönelen Krezüs Pteria'yı ele geçirir ve şehir halkını tutsak eder. Böylece Pers kralı Büyük Kiros'un öfkesini üzerine çeker. MÖ 547 yılında Lidya ve Pers orduları Pteria yakınlarında karşılaşır, fakat yenişemezler. Krezüs başkenti Sart'a dönerken o yıl içerisinde başka savaş beklememektedir. Fakat Büyük Kiros, sözkonusu kralın peşine düşer ve Lidya başkenti Sart’ı zapteder. Kehanet gerçekleşmiştir, Krezüs güçlü bir imparatorluğu yok etmiştir.

Kaynak:
- American Geographical Society of New York, 1927 (Harita)

 

 

 

 

 

 

 

 

KURDISH CITIES

 

 

 


Foundation For Kurdish Library & Museum