FARQÎN'Lİ ŞÊX FAXRİ BUKARKÎ'NİN YAŞAM ÖYKÜSÜ

Home  |  Destpêk  |  Ana Sayfa





Şêx Faxrî Bukarkî

1899 Qamîşlo/Diyarbekir- 1933 Geliyê Godernê/Diyarbekir

 

 

 

ARAŞTIRMA VE İNCELEME

ŞÊX SAÎD HAREKETİNDEN BİR PORTRE


"FARQÎN'Lİ ŞÊX FAXRİ BUKARKÎ'NİN YAŞAM ÖYKÜSÜ"

- Kürd halkı tarihi boyunca kültürünü sözle icra etmiş, söze ve sese yaslamış sırtını. Uzaklara seslerini sarıp tarihin kararmış sayfalarına, öylece göndermiş...
-Tarihlerini yazılı aktarma olanağı bulamamışlar. Bundan dolayı kültürünü sonraki kuşaklara aktarmak işini de sözler ve anlatıcılar "dengbejler" üstlenmiş.
Araştırmamız boyunca fark ettik ki, yazılı kültürler arasında bir korku var. İki yüz yıl önce Bağdat Valisi’nin, yazı ve edebiyatla haşır neşir olan Kürtleri yakalama emri çıkardığı ve ele geçirilenlerin derisini yüzdürüp özel çerçevelere gerdirdiği biliniyor. (Mehmet Uzun / Kürd romancı)


- Şex Faxri'nin öyküsünü okuduğunuzda anavatanı Kurdistan'ın özgürlüğü için vermiş olduğu mücadelenin ayrıntılarında
* 1925 hareketi başladığında aktif yer alma,
* Bin xete sürgüne gidiş,
* Xoybunun kurulması, Xoybun falaiyetlerini ülkeye taşıması,
* Karargah kurması, silahlı mücadele verilmesi ve şehadetinin tüm ayrıntıları yaşamının özetidir.
- Ayrıca, Şex Faxri Bukarki sürgünde iken mücadeleci kişiliği, öngörüsü, mertlik ve yiğitliğinden etkilenen gayri-müslim bir kız olan Maria'nın ona aşık olması yaşam öyküsünün renkli bir sahnesidir.

- Şex Faxri Bukarki, Kurdistan mücadelesi ile aşkı arasında yüreğini ve aklını dinlemesini bilen biriydi.

- Şex Faxri'nin Maria ile olan aşk hikayesinde ülkenin özgürlüğüyle bir araya gelmeyen fotoğrafını göreceksiniz.

- Efsane kürd direniçcisi Şex Fahri Bukarki üzerine yakın döneme kadar kürd tarihçi ve araştırmacılar fazla birşey yazmadılar.
- Ama kürd dengbejlerimiz Şex Faxri üzerine bugüne kadar beş klam bestelemişlerdir. Başta Kanireş/Baxçe köyünden Sıddıqe Boze "Bave Behçet" ve "Xelya Heci" stranlarında efsane direnişçi Şex Faxri Bukarki için çok ayrıntılı, aşk ve yaşamı dışında tarihi, sosyal ve coğrafi bilgiler aktarmaktadır.
- Sıdıqe Boze, stranlarında Kürdistan mücadelesinin efsane kahramanlarını çok güzel dile getirmiştir. Kürd aydın araştırmacılarının mutfağına stranlarda yer alan tarihi bilgilerle zenginlik sunmaktadır.
- Dengbejler klamlarıyla tarihe tanıklık ederler ve o tarihi anları günümüze kadar taşımayı becerebilmişlerdir.

- Bu araştırma ve incelemelerin sonucunda birçok bilinmiyen bilgiye ulaştım. Bu bilgilerin kürd arşivini daha da zenginleştireceğine inanarak Şex Faxri Bukarki'yi anlatamaya çalışacağım.

*****

- Şex Said hareketinin efsane direnişçisi Şex Faxri 1925'te hareket bastırıldıktan sonra bir grup değil, yaklaşık 400-500 kişilik bir silahlı güçle (suvari alayı) Qararagah oluşturararak mücadelesini devam ettirir.
- Şex Faxri'ye bağlı bu silahli güç hem askeri hem de siyasi bir güç olarak 5 yıl Türk ordusuna karşı savaşmıştır.

- Şex Faxri bu gücün oluşturulması fikrini "binê-xet" de katıldığı XOYBUN cemiyetinin kararları doğrultusunda oluşturur.

- Şex Said Hareketi'nin ayak izlerini takip ederek Çolig, Bongılan, Palu, Dareheni, Piran, Kanireş, Lice'den başlayıp Farqin (Silvan) ve Hazro coğrafyasına kadar uzanan araştırma ve inceleme çalışmalarımla döneme dair bilgileri genişletmeye çalışıyorum.
- Şeyh Said Hareketi'nin Farqin-Hazro-Pasur cephesine ve bu cephenin mücadele kahramanlarına bugüne kadar pek az değinilmiştir. Oysaki bu cepheden efsane direnişçiler çıkmış, önemli tarihi ve askeri olaylar yaşanmıştır.
- Bu cephenin önemli komutanlarından ve efsane direnişçisi Şex Faxri Bukarki'nin yaşam öyküsünde tüm yaşananları göreceksiniz.

- Bu cephenin asıl lideri Şex Faxri'nin amcası Şex Semseddin Bukarki'dir. Şex Semseddin, Diyarbekir istiklal mahkemesinde idam edilerek şehadete ulaşan 47 kişilik gurubun içindedir.
- Şex Faxri Bukarki'nin, Şex Şemseddin Efendi dışında, diğer amcası Şex Nureddin de Xarpet istiklal mahkemesinde idam edilerek şehadete ulaşır. Şex Nureddin, 1937 yılında Şex Said'in kardeşi Şex Abdurrahim Efendi ile beraber şehadete ulaşan Şex Misbah'ın babasıdır.
- Şex Faxri iki amcasının şehadeti ve türk devletinin ailesi üzerinde uyguladığı sürekli baskı ve katliam yüzünden yönünü binê xete verır

ŞEX FAXRİ BUKARKÎ'Yİ YAZMAMIN ÖYKÜSÜ
.
* Şex Faxri Bukarki'yi yazmam fikrine değinmek istiyorum. Peçarlı Mella Amedi le defalarca
yaptığım görüşmelerde bana Şex Faxri efsane bir direnişçidir mutlaka yazılmalıdır demişti. Bu konuda ailesi ile iletişime geçmemi önerdi. Ayrıca babası Peçarlı Hasan Fehmi Akgül'ün de Şex Faxri'nin katibi olduğunu söyledi. Bu konuda bana babası ve Şex Faxri hakkında bugüne kadar yazılmayan ve bilinmiyen bilgileride aktardı.
* Şex Faxri üzerine ikinci bilgi kaynağım hemşehrim Kanireş'in Baxçe köyünden dengbej Sıddıq Boze'nin "bave Behçet" ve "Xelya Heci" stranlarıdır. Bu strandaki Behçet Şex Faxri'nin oğludur. Stran dinlendiğinde Şex Faxri ailesi, mücadele arkadaşları, şehid olduğu yer ile beraber şehid düşen arkadaşları başta olmak üzere önemli sosyal, coğrafi, tarihi, siyasi bilgiler aktarmaktadır. Bu stran haricinde kürd araştırmacı Xurşid Mirzengi'nin yaptığı araştırmalarda Şex Faxri üzerine ayrıca üç stranın daha olduğunu tesbit etmiştir. Bu stranları söyleyen dengbejleri yazımın uzaması nedeniyle yazmayacağım.
* Şex Faxri üzerine Türk kaynaklarında özellikle "Biçar tenkil harekatı" (1927) üzerine Genel Kurmay harp tarihinde isminden bahs edilmektedir. Bu hareketin üç aşamalı bir safhada yürütüldüğü, hareketin ilk safhası Murtezan, Botiyan, Mıstan coğrafyasından, ikinci safhası Valer, Seyfan, Murad havzası denilen coğrafyadan, üçüncü safhası da Pasur, Hazro ve Farqin coğrafyasında yer alan Geliye-Goderiyan mıntıkasında direniş gösteren Şex Faxri'ye bağlı silahlı güçlerden bahs eder.
* Değerli dostum ve hemşehrim Hüseyin Turhallı'ya dedim ki Şex Faxri üzerine bir araştırma ve inceleme çalışmam vardır. Bana söylediği ilk söz "çok yiğit, değerli ve efsane bir direnişçiyi seçmişsin, 1925 hareketinin en güçlü ve organize gurubu, en çok direnen ve diyebilirim ki hareketin örgütsel anlamda en son şehid edilen gurubu olarak Şex Faxri'yi gösterebiliriz."
- Hüseyin Turhallı devamla, yakın dönemde Şex Faxri'nin şehid olduğu Geliye- Goderiyan mıntıkasında şehid düşen PKK'li bir direnişçi olan "Çingene Rizgar" üzerine bir makale yazdığını söyledi. Ve Şex Faxri'den bu makalesinde övgüyle bahs eder.

Hüseyin Turhallı'nın bu makalesindeki alıntıyı aşağıya aktarıyorum:

"Sanki gözleri "Cingene Rızgar" o mağaralarda can veren son isyancı Şêx Faxri’nin izlerini arıyordu. Başını önüne eğdi. Sustu. Arkadaşlar niye sana Çingene Rızgar diyor? dedim. Gülerek bana baktı. “Karaçiyim, Çingeneyim de ondan” dedi.

Bir zaman sonra Serxwebun isminde birlik komutanına Rızgar’ın akibetini sordum.
"Geliyê Godernê vadesindeki mağaralardan birine bırakmıştık.
Operasyona çıkan Hazro korucularıyla askerlere esir düşmemek için kendisini imha etti” dedi.
Çarmıha gerildi ruhum. Acıyla kıvrandım. Rızgar yoktu artık.
Şex Faxri Bukarki ile çingene Rızgar'ın kaderleri Geliye Goderne'de kesişiyor.

* Şex Faxri üzerine kürd araştırmacı Xurşit Mirzengi dışında, Farqinli kürd aydını Cüneyt Alphan da Şex Şemseddin ve Sex Faxri üzerine yazdığı makalede Bukarkî ailesi üzerine önemli bilgiler nakletmektedir.
* T-KDP hareketinin sekreteri hemşerim merhum Said Elçi'nin Antalya'da T-KDP davasında beraber yargılanandığı Lice Xınyat köyünden kürd yurtseveri ve davanın en yaşlı sanığı merhum Şefiq Issi'nin Şakir Epözdemir'e Şex Faxri hakkında aktarmış olduğu bilgilerdir.
- Şex Faxri'nin şehid olduğu bölgenin Xınyat köyüne çok yakın olduğunu, Şefik Issi'nin Şex Faxri'yi yakinen gördüğünü, karargahını sürekli ziyaret ettiğini ve kendisinden çok etkilendiğini belirtmiştir.
- Şakir Epözdemir'in merhum Şefik Issi'ye atfen aktardığı bilgilerin alıntısı aşağıdadır.

Şefiq Issi
Şefiq Şex Said Efendinin silah arkadaşlarından Şeyh Fahri’nin yanında kalmış, ona hizmet etmiş ve Şeyh Fahri şehit olduktan sonra tek başına gidip o kahramanın mezarını yapmıştı. O Şex Fahri’den sanki bir parça idi.

* Asıl bilgi kaynağım kuşkusuz tüm çalışmalarımda olduğu gibi yine aile bireylerine dayanan bilgilerdir.
- Şex Faxri'nin ailesinin çok geniş ve renkli bir aile olduğunu belirtmek isterim. Şex Faxri'nin torunu Şex Şirin'in oğlu Medeni Bukarki halk arasında Şex Nedim, dedesi hakkında istediğim tüm bilgileri bildiği ve öğrendiği kadarıyla aktararak bana yardımcı olmaya çalıştı.

- Bukarki ailesinde Medeni Bukari ile daha öncesinde de yazar, aydın ve isyan sürgünü sayılan Veysel Öngören'in oğluyla, ayıca bu hafta içinde vefat eden Diyarbekir eski mebusu Şex Eşref Cengiz'in torunu Hüseyin Cengiz'le şifahi görüşmelerim oldu.

* Şex Faxri ailesinden olan ve Diyarbekir zindanında PKK davasından açlık grevinde şehid düşen Cemal Arat'ın annesi Sakine Arat'ta Bukarki ailesindendir. Sakine Ana son 30 yıllık kirli savaşta üç çocuğunu kaybetmiştir. Sakine Ana'nın isyan sürgünü olduğunu, Kütahya'da sürgünde doğduğunu belirtmek isterim. Yazar, ressam ve edebiyatçı olan Veysel, Vasıf ve Ferit Öngören kardeşler amcasının çocuklarıdır. Sakine Ana ile yapılan bir röportajda ailesine Malla Kubari denildiği, bu ismin Bağdat'ta bir yerin adı olduğunu söyler. Ayrıca Şex Faxrinin babasıyla amcazade olduğunu belirterek mücadelesinden övgüyle bahs eder.

-Tüm bu sözlü ve yazılı bilgileri yaklaşık iki aylık bir çaba sonucunda derleyip, toparladım. Edindiğim bilgileri rafine ederek kayıt altına almaya çalıştım. Derler ya yazıya dökülen şey kalıcılaşır, sözde kalanlar eger taşıyıcıları "dengbejler" olmazsa sanata ve kültüre dökülmezse zamanla kaybolur gider.
- Ben de bu bilgilerin kaybolmaması için gerekli hasassiyeti göstermeye özen gösteriyorum.

 

 



ŞEX FAXRİ VE AİLESİ HAKKINDA BİLGİLER

-Şex Fexri Bukarki 1899 yılında Diyarbekir/Farqin ilçesinin Qamışlı köyünde dünyaya gelir.
Qamışlı köyü 1936 yılındaki idari yapılanmada Bismil ilçesine bağlandı.
Ailesi, Septi, Nehri ve Barzani aileleri gibi nakşibendi tarikatına mensuptur.

- Bukarki ailesi de Septi ailesi gibi 350-400 yıl evvel Bağdat civarından gelip, Diyarbekir/Bismil yöresine yerleşirler.
- Septi ailesi Bismil'den Palu'ya göç ederken, Bukarki şexleri Bismil ve çevresinde kalmayı tercih ederler.
- Aile ilk dönemlerde göçebe bir yaşam hayatı sürdürür. Yaz aylarında Çolig/Bongılan mıntıkasındaki Bukarki yaylasında, kış aylarında da Farqin, Bismil, Hazro civarlarındaki ovalarda yaşamlarını sürdürürler.
- Ailenin Bukari adıyla anılması da bu yayladan gelmektedir.
- Bukarki yaylası Bongılan ilçesinin Tutel "Doğuyel" köyü civarındadır. Bu köy kurmanci lehçesini konuşur. Köyde Badiki, Hevidan ve Kulpi aşireti mensupları yaşar. Günümüzde de üzülerek ifade edeyim koruculuk sistemi köyde hakimdir.
- Tutel köyü eskiden idari merkez olan Kale köyüne yakın olup, Canut, Zorge köyleriyle de komşudur.
Ayrıca köyde Bukari ailesine ait Şex Yusuf'a ait bir ziyaretin olduğunu da ailesinin verdiği bilgilerden öğrendim.
- Bukari ailesi bir asır önce göçebe yaşamdan vazgeçerek Farqin/Qamışlı köyünü satın alır ve yerleşik hayata geçerler.
- Şex Faxri Bukarki Farqin'de büyük mürşid/alim olan Şex Yusuf efendinin en büyük oğlu olan Muhammed Tevfik efendinin oğludur. Kürd şehidi ve alimi olan Şex Şemseddin efendi Şex Faxri'nin amcasıdır.
- Şex Faxri Bukarki daha küçük yaşta iken hem annesini hem de babasını kaybetmiştir. Amcası Şex Şemseddin ve babaannesi Fatma hanım tarafından büyütülmüştür. Medrese tahsilini ağırlıklı olarak amcası Şex Şemseddin Efendi ve ailesine ait olan medresedeki din alimlerinin yanında yapmıştır.
- 1925 hareketi sonrasındaki katliam, zulüm ve sürgünler sonucu Qamışlı köyünde medrese geleneği sona erer.
- Şex Faxri Bukarki ilk evliliğini amcası Şex Şemseddin efendinin kızı Fatma hanım ile yapar bir oğlu olur, ismi Mehmet Tevfik'tir. Fatma hanım vefat edince ikinci evliliğini Dılşa hanım (Hevidan aşireti reisi Hacı Zübeyir'in kızı) ile yapar. Bu evliliğinden Şex Şirin ve Ali İhsan adında iki çocuğu olur. Ayrıca Batman Recepan aşiretinden Nafia hanımla üçüncü evliliğini yapar, bu evlilikten de Şex Behcet ve Şex Paşa dünyaya gelir. Ayrıca Peri hanim'la olan evliliğinden de Şehvezat isminde bir kızı olur.


ŞEX FAXRİ'NİN KİŞİSEL ÖZELLİKLERİ VE BİR ANEKDOT

- Şex Faxri Bukarki varlıklı bir ailenin çocuğudur. Qamışlı ve Cadde köyleri dışında Las, Maks, Malegır köyündeki arazilerin geliri onun tasarrufundaydı.
- Gençlik yıllari çok renkli ve fırtınalı geçmiştir. Ta..... o dönemlerde sanata verdiği önemden dolayı özel dengbejleri, çalgıcıları(mıtrıp); çok özel ve güzel atları vardı. Bu atları stranlara dahi konu oldular. Atları'nın ismi Felek bez (feleğe koşan) ve Kuvi "yabani" dir.

- Şex Fexri kibar, sabırlı, yiğit, mert ve yardımlaşmayı seven biriydi. Bunun yanında, almış olduğu medrese eğtimi ve aile terbiyesiyle dindar, adil ve inançlı kişiliğe sahipti, aile içinde ve çevresinde de ön plandaydı.

- Şex Faxri'nin Malegır'de karargah kurduğu dönemde Farqin, Lice, Hazro, Pasur ve çevresinde yaşanan toplumsal olaylarda halk adalet aramak için onun yanına giderdi. İşbirlikçiler dışındaki halk kendi sorunlarını Şex Faxri'ye bildiriyordu. O dönemde zulüm yapan işbirlikçi çetelerin ve halkın malını gasp eden kişilerin korkulu rüyasıydı. Malegır karargahı dönemin hem askeri gücü, hem de halk mahkemesiydi. Sosyal bir kurum işlevi görüyordu.

- Şex Faxri'nin elimizde sadece bir fotoğrafı vardır. Bu fotograf Xoybun cemiyetinin kurulduğu binê xet'de çekilmiştir. Xoybun döneminde Yado Paşa, Sadiye Telha, Ahmede Cibri, Şex Faxri, Kamuran ve Celadet Bedirxan kardeşler gibi Kürd direnişçi ve aristokratlarının o dönemde kürd giysileriyle (şal u şapık) çekilmiş fotograflarına rastlamaktayız.

*****

* Şex Faxri Bukarki'nin bulunan bu fotoğrafının öyküsü ile ilgili anekdotu aktarmak istiyorum,

- Şex Faxri Suriye Kurdistanı'na sürgüne gidişinde Qamışlı, Derbasiye, Hesike, Amude bölgelerinde yaşamını sürdürmüştür.
- Şex Faxri şık ve temiz giyinen silah ve atlara merakı olan şövalye ruhlu biriydi. Çevresindeki insanları psikolojisiyle cezbeden özellikleri vardı.
- Suriye Kurdistanı'nda iken kürd üniforması şal u şapık ile çektiği bu fotografı papaz ve doktor olan Şemun'un kızı Maria'da çıkar. Maria ve Şex Faxri Xoybun kongresi öncesinde tanışırlar.
- Xoybun toplantısı malumunuz Kürd ve Ermeni delegelerden oluşur.
- Maria ve Şex Faxri bu dönemde birbirilerine aşık olurlar.
- Bir tarafta sevdiği Maria var, bir tarafta inanılan değerler uğruna savaş var, ancak Şex Faxri ikinci tercihini hayata geçirir. Kurdistan'ın kurtuluşu için Xoybun cemiyetinin kararları gereği ülkeye giriş yaparak silahlı mücadelesinin karargahını Malegir.. mıntıkasında kurar. İhsan Nuri Paşa da bu dönemde Xoybun kararları gereği Çiyaye Agıri'ye geçiş yaparak karargahını kurar.
- Ermeni kızı Maria bu fotoğrafı hangi duygularla sakladığını yıllar sonra itiraf eder. Babasının ayak izlerini takip eden Şex Şirin Bukarki 1950'li yıllarda bin-xet'e gider. Ve Maria ile tanıştırılır. Maria fotoğrafı Şex Şirin'e verirken yaşadığı duyguları şöyle ifade eder. Ben Şex Faxri'ye senin babana kara sevdalıydım der. Bu derdi çeken bilir, hasreti ile düşleyen bilir misali,
- Maria kavuşamadığı Şex Faxri'ye ruhuyla bağlanmış, şehadetinden sonrada anısına bağlı kalarak ölünceye kadar hiç evlenmemiştir.
- Maria'nın Şex Faxri ile olan aşkı da tıpkı Mem u Zin, Derwêşê Evdi ve Edulê nin ki gibi kasırgalarla savrulsalar da ruhta birleşmişlerdi.

*****

- Maria ile olan bu aşkı Sidiqe Boze "Xelya Heci" stranında dile getirmiştir. Bu stran dört kıtadan oluşmuştur. Stranda bu olayın kısaca dile getirilmesi şöyledir; Şex Faxri, Safiyan köyünden geçerken, Hacı Ali'nin kızı Xayriye Şex Fexri'ye aşık olur. Xayriye Heci, Şex Faxri bin-xet'te iken bir kızın ona aşık olduğunu ve üzerine stran bestelendiğini duyar. Strana konu olan bu kız ermeni kızı Maria'dır.


ŞEX FAXRİ'NİN BÎN XETE GİDİŞ VE DÖNÜŞÜ

- Şex Said hareketi bastırıldıktan sonra kürd direnişçilerinden bin xet'e giden gruplar olur. Şex Faxri de 1927 yılı Haziran ayında başlayan Biçar "Hançuk" tenkil hareketi esnasında Türk ordusuna karşı kendi savaşçı grubuyla savaşır. Bu savaşta Şex Faxri Bukarki'nin yanıında amcasının oğlu Şex Feyzi Bukarki de vardır. Biçar Tenkil Harekatı belgelerinde Şex Faxri ile ismi anılan Feyzi amcasının oğludur.
- Biçar hareketinden sonra Şex Faxri Bukarki bin xet'e, Suriye Kurdistanı'na gider.
- 1927 yılının sonbaharında sürgündeki Kürdler ve Ermeni Taşnak örgütünün ortak oluşturdugu Xoybun
cemiyetinin toplantısına Şex Faxri de katılır.
- Xoybun toplantısı 1927 Ekim ayında bugünkü Lübnan sınırları içinde bulunan Bihandun beldesinde yapılır.
- 1928 yılında Türk devleti kürdleri kandırma ve teslim alma temelinde bir af kanunu çıkarır.
- Bir çok kürd aydını ve direnişçisi de bu aftan yararlanmak için ülkeye dönüş yaparlar.
- Şex Faxri Bukarki de 1928 de Güneybatı Kurdistan'dan Kuzeye geçer. Kendi köyu Farqin/Qamişlo
ovasına gelir.
- Koyleri yakılmış, yıkılmış ve bir kısmına da yerli işbirlikçiler tarafından talan edilerek el konmuştur.
- Sürgün dönüşünde farkına vardığı tek şey devletin yalan-dolana dayalı kandırma politikası güttüğüdür..
- Bir kaç adamını tekrar alır ve yeniden "bin xet'e" Güneybatı Kurdistan'a geçer. Xoybun toplantısında durumu konuşur, sonrasında silahlanır ve gelir Xezaliye ovasında Malegır de karagahını kurar.
- Şex Faxri'nin ilk amacı TC ordusu ile vuruşmak değildir. Malegır'de karargahının olduğunu belirtmek, devleti oyalamak, böylelikle zaman kazanmak, sonra toparlanarak Xoybun'u örgütlü bir güç olarak öne çıkarmaktır..
- Ayrıca, İhsan Nuri'nin dağlardaki sedasına ses katmak içindir…Ağrı direnişine bir nevi soluk aldırmaktır niyeti.
- İhsan Nuri Paşa da Serhed yoresinde kürtler için bir umuttur..
- İhsan Nuri Çiyaye Agıri'de , Şex Faxri Bukarki de Diyarbekir ovasında devleti meşgul ederler. Kürdlerin örgütlü örgütlü gücünü türk devletine her durumda hatırlatmayı ve gözdağı vermeyi amaçlamaktadırlar.
- Xoybunun verdiği gorev de zaten budur ve onun gereği yapılmaktadır.
- Şex Faxri devlete der ki; ’Hiçbir şekilde sizin faşist, zalim kanununuzu kabul etmem ve baş eğmem
- Kısa sure de 500 kişilik bir askeri güç oluşturarak silah talimi ve dersi verir. Qarargahın eğitim dersi veren eğitmeni ise Bînbaşî Feyzi yê Bedlîsidir.
- İhsan Nurinin direnişi suresince devlet, Şex Faxri'ye fazla yönelmez.
- Türk ordusu Agıri hareketi bastırıldıktan sonra Şex Faxri'nin gurubuna yönelir.


ŞEX FAXRİ, BİR ANEKDOT VE ŞEHADETİ

- Şex Faxri Bukarki 1928-1933 yılları arasında Farqin'de Mal'e-Gır (Dolap Dere) köyünde kurduğu
askeri karargahta yıllarca kürd savaşçısı eğitmiştir.
- 1933 yılının 17 Ekim'inde Farqin-Pasur-Hezro üçgeninde Geli'yi Goderni, Newal'a Hesika, Şikefta
Ganike'de türk ordusunun başlattığı büyük bir operasyonda günlerce çatışma devam eder.
- Diyarbekir 7 Kolordu, Siirt Alayı, Farqin Alayı, Bedlis süvarisi başta olmak üzere devletin çeteleri bugünkü deyimiyle korucuları, Hazro beyleri, civar mirleri, Badıki ve Xiyan aşiretinin işbirlikçi ileri gelenleri bu çatışmada yer alırlar.
- Şex Faxri ve 17 arkadaşı bu çatışmada şehid olur. Bu çatışmada Zıkte aşiretine bağlı Cansor köyünden zaza Mecit de şehid düşer.

- Bu operasyon günlerce sürmüş, kürd direnişçileri son kurşununa kadarda savaşmışlardır. Bu çatışmada türk ordusunun büyük kayıpları olmuştur. Kürd şehidleri türk askerleri tarafından Hazro ilçesindeki mezarlığa getirilip, topluca çukurlara gömülürler. Türk ordusunun kürd şehidlerine karşı bu uygulamaları bir "gelenektir." Aynı zamanda islam dini ve hukukuna göre de bir insanlık suçu ve münafıklıktır.
-Sex Faxri Bukarki'nin Hazro ileri gelenleri tarafindan mezar yeri değiştirilmiştir. Mezar hala eski haliyle
duruyor. Oğlu Sex Şirin Bukarki'nin çocuk ve torunlarına bir vasiyeti vardır. Ne zaman kürd halkı
özgür olduğu zaman babama anıt mezar yaparsınız.
- Bu mütevazilik bana Molla Mustafa Barzani'yi hatırlattı. Molla Mustafa Barzani'nin mezarıda tıpkı Şex
Faxri Bukarki'nin mezarı gibi anıtsız sıradan bir mezardır. Çünkü Molla Mustafa'da vasiyet
ederken benim peşmergelerim,isimsiz kahramanlarımın çoğunun mezar yeri belli değildir. Mezar yeri belli
olan peşmergelerinde çok mütevazi ve sıradandır.Benim mezarımda benimle ölüme giden peşmerge
fedayilerimkiyle aynı olsun
- Günümüzde ulusal ruh ve bilinç sahibi çevreler Hazro'ya gidişlerinde Şex Faxri Bukarki'nin mezarını
mutlaka ziyaret ederler.

*****

* Şex Faxri'nin katibi Lice/Peçarlı Hesen Fehmi Akgül'ün oğlu Mella Amedi'ye atfen Şex Faxri'nin şehadeti ile ilgili anekdotu aşağıya aktarıyorum.


- Bicar Tenkil Harekatı sırasında Peçarlı Hasan Fehmi Beg'in köylerine türk ordusu tarafından operasyon yapılır. Babası Ehmedi Hesen, amcazadesi Ehmedi Derviş başta olmak üzere çevre köylerden toplam 40 kişi Peçar köyüne yakın Dere Salasên mıntıkasında toplu katledilirler. Hasan Fehmi Beg o dönemde Silvanda rüştüye okuyordu. Silvan merkezde gezerken babasının atını askerlerde görünce ailesinin başına gelen felaketi anlar. Daha sonra arkadaşları ve hocaları kendisinin de öldürülebileceği konusunda Hasan Fehmi Beg'i uyarırlar.
- Derhal okulu bırakması yönünde tembih bulunurlar. Hasan Fehmi belli bir dönem mahkum olarak kırsalda saklanır. Şex Faxri Bukarki sürgünden döndükten sonra kurduğu Qarargaha, direnişçi olarak katılır.
- O dönemin koşullarında babam medrese eğtimini Peçar'da müderris olan Bidlisli Abdulkadir Hoca'nın yanında, rüştiye eğitimini de Farqin'de tamamlar. Dönemin okuyan, siyaset ve diplomasi dilini bilen şahsiyetlerinden olduğu için Şex Fexri onu katibi yapmıştır.

- Şex Faxri'nin Qarargahı'nın gücünü Farqin alayı bildiği için üzerine gidemiyordu.
- Agıri hareketinin türk ordusunu meşgul ettiğini de göz önünde bulundurduğumuzda türk ordusu çok zayıf bir dönemi yaşıyordu.
- Agıri hareketi bastırıldıktan sonra çevredeki türk kolordu, alay ve diğer birlikleri nefes almış, artık Şex Faxri üzerine gitme zamanı gelmiştir.
- Bidlis ve Siirt alayları ile Diyarbekir kolordu ve Farqindeki askeri güçler Malegır karargahı ve Geliye Goderyan mıntıkasına sevkiyat yaparlar.
- Şex Faxri Bukarki katibi olan babamı Farqin'e gizliden gönderip, operasyon ve yaşanan gelişmeler için halktan istihbarat toplamaya calışır.
- Babam Farqin merkezde Emere Nuke'ye misafir olur. Emere Nuke babamı devlete ihbar eder ve babam yakalanarak Diyarbekire götürülerek zindana atılır.

-Şex Faxri'nin katibi Peçarlı Hasan Fehmi Beg'in yargılanma ve bırakılma öyküsü çok uzun bir hikaye olduğu için anlatmayacağım. Çünkü Peçarlı Hasan Fehmi Bey'in de yaşam öyküsünü yakında yazacağım. Bu olayın detaylarını orada anlatmaya çalışacağım.


ŞEX FAXRİ İLE UMUM MÜFETTİŞ İBRAHİM TALİ ÖNGÖREN'İN YOLLARININ KESİŞMESİ VE İKİ ANEKDOT

Bu anekdotu Şex Faxri'nin torunu Şex Nedim (Medeni Bukarki) ya atfen aşağıya aktarıyorum.

1) Şex Said hareketinden sonra devlet 1927 yılında Umumi Müfettişlik Teşkilatını kurar. Merkezi Diyarbekir olan bu kurumun başına İbrahim Tali Öngören'i atar. Bu zat Atatürk'ün çok yakın arkadaşı, Samsun çıkarmasında da yanındaki ekiptendir, köken olarak da Suriye/Halep civarindan Dürzi kökenli bir devşirmedir. İbrahim Tali Öngören, Teşkilat-ı Mahsusa kadroları içinde pişmiş ve itibar sahibi olmuş karanlık biridir. İttihatci gelenekten gelen ve kemalistlerin güvenini kazandığı için "kullanılabilinir" gördükleri, bu nedenle tasfiye etmedikleri bir kişiliktir.

- İbrahim Tali Öngören ilk iş olarak Mardin, Adana ve Anadolu'nun farklı şehirlerinden 12 bin kişilik bir gücü Diyarbekir'e yerleştirdi. Yine ilk yaptığı işlerden biri de 1928 yılında bir "af kanunu" çıkarmak oldu.
Bir yandan da Kürd direnişçilerini ikna etmenin yollarını arıyordu.
İbrahim Tali Öngören, Diyarbekir'de ilk ikna çalışmasını Şex Faxri Bukarki ile yapar. İşte o görüşmenin kısa bir hikayesini aşağıya aktarıyorum;
Müfettiş, Şex Faxri'nin 400-500 kişilik bir süvari alayı oluşturduğunu, bu birliğe askeri eğitim verdiklerini ve silahlı mücadele yürüttüklerini biliyor.
- İbrahim Talin'in amacı Şex Faxri'yi davasından vazgeçirmektir. Şex Faxri ile görüşmek için aracıları devreye koyar. Şex Faxri bu görüşmeye olumlu yaklaşır. 250 atlısıyla Diyarbekir çevresindeki hanlarda konaklar.Vilayete on gözlü köprü Mardinkapı güzergahından girer ve güvendiği bir kaç savaşçısıyla birlikte Saraykapıdaki müfettişlik binasına gider. 250 kişilik Süvari gücü de tedbir olarak şehrin çevresinde üstlenir.
- Şex Faxri ile İbrahim Tali arasında tercümanlık yapan kişi ise amcazadesi sayılan Seyyid Bedri Öngören'dir. Yazar ve şair Veysel Öngören'in babasıdır. İbrahim Tali bu görüşmede Atatürk'ten gelen mesajla "davadan vazgeçmesi koşuluyla Kabi, Karabaş ve Sadi köylerinin mülkiyetini Şex Faxri'ye teklif eder." Şex Faxri'nin heybetli ve asil duruşundan etkilenen İbrahim Tali daha ileriye giderek, "seninle akraba olalım, kızımı sana vereyim" teklifinde dahi bulunur.

- Şex Faxri nin buna karşılık; "Mücadelem kürdler özgür oluncaya kadar devam edecek, amcalarımın şehadetine helak getirmem. Bu tekliflerinizle beni satın alıp, hain ve işbirlikçimi yapacaksınız?Benim dilimle, dinimle ve mazlum halkımla uğraşan, yok sayan zihniyete asla teslim olmam" der.
Derhal kalkar ve şunu söyler; "Şu anda burada yanlış bir şey yaparsanız, 250 kişilik gücüm tetikte bekliyor, kan gelir gövdeyi götürür." Şex Faxri Öngörüsü olan bir kürd kahraman olarak bu tuzaklara düşmez.

O gün Diyarbekir halkı heybetli duruşunu ve direnişçi kişliğini duydukları için görmeye gelmiş Saraykapı'dan Dağkapı'ya kadar yolun her iki tarafinda toplanarak Şex Faxri'nin yolunu beklemektedir. Şex Faxri ve arkadaşları halkla vedalaşır, Malegir'deki karargahlarına giderler. Yıllar sonra İbrahim Tali Öngören 2. dönem Diyarbekir mebusu olur. Şex Faxri'nin amczadesi ve tercümanı sayılan Seyyid Bedri ile dost olur ve kendi soyadını ona da takar.

- Umum Müfettiş, dost olduğu Diyarbekirlilere ve Şex Faxri'nin Öngören soyadındakı akrabalarına; Şex Faxri'nin cesaretli, kararlı, heybetli duruşa sahip ve yakışıklı olması nedeniyle şehadetine çok üzüldüğünü söyler, ona hayran olduğunu da defalarca itiraf etmiştir.


*****

2) İbrahim Tali ile ilgili ikinci anekdotu Şex Faxri'nin katibi Peçarlı Melle Amedi'nin babası Hasan Fehmi Akgül'e atfen aktarıyorum.

Yıl 1930 yılı, Umum Müfettiş İbrahim Tali, Diyarbekir valisi Nizameddin, istihbarat sorumlusu Osman ve beraberinde uzun bir askeri konvoy Farqin civarında Çeme Also'dan geçerken Şex Faxri'ye bağlı direnişçi gurupla karşılaşırlar. Karşılıklı teslim ol çağrıları yapılır, sonunda İbrahim Tali kim olduklarını sorar, Şex Faxri'ye bağlı kürd direnişçileri olduklarını söylerler. Babam türkçe bildiği için iki gurup arasında tercümanlık yapar. Türk askerleri bir operasyon için değil, rutin bir geçiş yaptıklarını söyler. Adeta bir ateşkes gibi karşılıklı savaşmadan ayrılırlar. Rivayet odur ki Türk askerleri Zilan Hareketi'nin olduğu bölgeye doğru geçiş yapmaktaymış.

-Yıllar sonra iki gurup arasında tercümanlık yapan Peçarlı Hasan Fehmi Farqin'de tutsak edilir Diyarbekir'e götürülür. Tutsakların hepsi idam edilirken, mahkemede kelepçeli olan Fehmi Bey ile askerler arasında yaşanan kargaşaya İbrahim Tali tesadüfen şahid olur. İbrahim Tali, yollarını kesen kürd gurubun içindeki bu tercümanı tanır ve Hasan Fehmi'ye şunu söyler; Sen Şex Faxri'nin ekibindeki tercüman değilmisin? Hasan Fehmi evet der ve inkar etmez. İbrahim Tali, Fehmi Bey'e şunu söyler; sen o gün yapıcı kişiliğinle benim ve arkadaşlarımın canını kurtardın, ben de seni kurtaracağım der. Fehmi Bey serbest bırakılır.


ŞEX FAXRİ BUKARKÎ AİLESİNİN SÜRGÜNE GÖNDERİLİŞİ VE YAŞANANLAR

- Şex Faxri Bukarki ailesi 1925 hareketine topluca katılırlar. Bu aile de tıpkı Şex Said ailesi, Melekan, Çan, Kelaxsi şeyhleri gibi büyük bedeller öder. Bukarki ailesinden başta Şex Şemseddin, kardeşi Şex Nureddin İstiklal mahkemelerinde idam edilirler. Hareket sonrasında da Bukarki ailesinden sürekli mücadele eden yiğit kahramanlar çıkmıştır.
- Bu kahramanların başında Şex Faxri ve 1937'de Şex Abdurrahim'le beraber şehadete ulaşan Şex Misbah akla gelenlerin başındadır.
- Bukarki ailesi isyan sürgünü bir aile olarak tesbih taneleri gibi Anadolu coğrafyasının dört bir tarafına dağtılırlar. Aile bireyleri başta Kütahya olmak üzere, İzmir, Denizli, Uşak illerine sürülür ve birbirilerinden koparılarak bir daha görüşmemek üzere cezalandırılırlar. Bukarki ailesinin sürgüne giden toplam nüfusu yaklaşık 300 kişi civarındadır.
- Şex Faxri Bukarki'nin ailesi 1933-1947 yılları arasında ağırlıklı olarak Kütahya/Tavşanlı ilçesinde sürgünde kalırlar. Türk ordusu sürgün öncesi Qamışlı köyüne operasyon yapar. Bukarki ailesine ait köyde ne varsa talan ve darmadağın ederler. Bireylerinin tümünü adeta esir kampı oluşturarak bir araya toplarlar. O dönemin ilkel taşıma araçlarıyla Malatya'ya kadar götürülür, Malatya'dan itibaren trenle Kütahya'ya sürgüne gönderilirler. Varlıklı, köyleri ve büyük servetleri olan Bukarki ailesini Türk devleti adeta sefalete mahkum eder. Sürgünde açlık, sefalet ve zaman zaman işkence ve zulüm görürüler.
- Sadece devlet mi yapıyordu bu zulmü ? Kütahya halkı tarafindan da horlanırlar.

- Bukarki ailesinden Sakine Arat bakın sürgünle ilgili anılarını şöyle aktarır.

Sakine Arat, babasının sürgün yeri Kütahya’da 1934 yılında doğar.
“Çocuktum bir şey bilmiyordum memleketimiz bura sanıyordum. Tek bildiğim biz oranın adamı değildik, evin içinde Kürtçe dışarıda Türkçe konuşuluyordu” diye anlatıyor o yılları. Türkiye’de Kürd olmanın ne demek olduğunu, tek kelime Türkçe bilmeyen anneannesi ile sokakta dolaştığında kendilerine “kuyruklu Kürd” diyerek taş atan yaşıtlarından öğrenir.
Okulda çok başarılıdır. Hatta kızlar arasında birincidir. Ama çok istemesine rağmen okuyamaz. Beşinci sınıfa geçtiğinde Demokrat Parti iktidara gelir ve af çıkar. Cezaevleri boşalır, sürgünler sılaya geri döner. O zaman öğrenir ki Arat, memleketi Diyarbakır’dır. Ancak bıraktıkları gibi değildir. Hükümet babasının iki köyünü satmıştır, geçinmek zordur.

*****

- Kütahya sürgününde yaşanan başka bir anekdotu daha aktarmak istiyorum. Şex Faxri'nin oğlu Şex Behçet sürgünde ailesinin geçimi için elektirik kalfası olarak çalışır. Kütahya ceza hakiminin evine birgün elektirik onarımı için gider. Hakimin kızıyla yüz yüze gelir ve birbirlerine aşık olurlar. Amcası Şex Feyzi yeğeni Behçet için hakimin evine gider kızlarını ister. Hakimin verdiği cevap oldukça ırkçı ve şovencedir.Ben kızımı öldürür yine de kürdlere vermem der. Ve yarın bu memleketi de terk edeceğim, isyancılarla aynı memlekette kalamam der ve memleketi terk eder. Şex Behçet'in bu aşkı kızın babası tarafından engellenince, inzivaya çekilir.
- Şex Behçet artık sağlığı yerinde olmayan, akli dengesini yitiren bir mecnun olmuştur, kendini tamamen ilahi aşka verir.
- Yöre halkı Şex Behçet'te sürgün dönüşü büyük bir maneviyat gördüğü için kendisini Allah dostu ve evliya olarak kabul etmiştir. Şex Behçet'in yanına giden psikolojik hastaların şifa bulup sağlıklarına kavuştuğu inancı halk arasında yayılmıştır.
- Şex Faxri'nin stranlarından birinin ismi de "Bave Behçet" stranıydı. Şex Behçet yaşamı boyunca evlenmez, kendini tamamen maneviyata ve ilahi akidelere verir.

- Şex Behçet de tıpkı babası gibi endamı, pala bıyığı, heybetli duruşu ve şövalye ruhu ile çevrede hala anlatılır, durulur.
- Şex Faxri'nin bir başka oğlu da Şex Şirin'dir, mücadeleci kişiliğiyle yaşamının sonuna kadar kendini kürd davasına verir. Yakın dönem kürd ulusal mücadelesine duyarlılığı nedeniyle türk ordusu tarafından takibata uğrar. İtirafçı ve iftiracı kişiler tarafından komplolar kurularak yardım ve yataklıktan 70 yaşlarında cezaevi süreci de yaşar.
- Şex Şirin, Bukarkilerin Qamişlo köyünden ayrılarak, yüzlerce kilometre uzaklıktaki babası Şex Faxri Bukarki'nin şehid edildiği Goderiyan mıntıkasında arazi satın alarak yerleşir.

SONSÖZ

Şex Faxri Bukarki üzerine araştırma ve inceleme çalışmam ağırlıklı olarak sözlü kaynaklardır. Kürdlerin arşivi olmadığı, kendi tarihlerinin başkaları tarafından yanlış ve taraflı yazıldığı bilinen bir gerçektir. O yüzden benim güvendiğim ve inandığım kaynak kuşkusuz Şex Faxri'nin aile bireyleri ve hareket içinde yer alan kişilerin torunları ve çocuklarıdır. 1925 hareketinin sanığı, tanığı ve mağdurları olan ailelerin bireyleriyle iletişime geçerek defalarca konuşmak suretiyle yaşanan olayların detaylarını anlamaya çalıştım.

Ayrıca tüm yaşanan bu olayları o dönemlerde kürd dengbejleri stranlarıyla çok iyi dile getirerek bizim yaşadığımız döneme adeta bir köprü oluşturmuşlardır.

Kürdlük vadisinde iz bırakan Şex Faxri gibi efsane direnişçilerin ruhu şad olsun,

Selam ve saygılarımla.

 



Orhan KAYA


zuexpayic.blogspot


www.serbesti.net

 

ŞEX FAXRİ BUKARKİ'NİN TORUNU MEDENİ BUKARKİ İLE YAPTIĞIM RÖPORTAJ



25 Şubat 2013





MEDENÎ BUKARKÎ



* Şex Faxri Bukarki'nin yaşam öyküsünü geçen yıl Serbestî sitesinde yayınlamıştım. Bu araştırma ve inceleme yazım kürd internet siteleri başta olmak üzere, onlarca dergi ve gazetede yayınlanmış ve epeyce tartışma konusu olmuştu. Yazımın ilk yayınlandığı site olan Serbestî'nin editörü, Şex Faxri Bukarki'nin yaşam öyküsü ile ilgili araştırmamın sitede okuma rekoru kırdığını bana bildirdi.

* Bu araştırma ve incelememin hikayesi çok uzun olduğu için yazmayacağım. Ama kısa da olsa bir açıklama yapmak istiyorum.

* Önce, çalışmasına başlarken yaşadığım zorlu hikayeyi anlatmak istiyorum:

* Şex Faxri'nin yakın akrabalarından Öngören ve Cengiz soyadlarını taşıyan, halen Diyarbekir'de farklı partilerde legal düzeyde siyaset yapan iki şahısla ilişkiye geçtim.
* Bu iki şahıstan Şex Fahri'nin yaşam öyküsü hakkında istediğim bilgileri bana vermeleri konusunda yardım istedim. Maalesef duyarlılık gösterip yardımci olmadılar.
* Duyarlılığı bırakınız, Şex Faxri hakkında bilgi vermek suçmuş gibi bir intibaya yol açtılar.
* Defalarca telefonla ulamaya çalıştım, bu arkadaşlardan ÖNGÖREN soyadını taşıyan şahsın kendisine referans vermeme rağmen bir daha beni rahatsız etme diyerek, telefonuma çıkmaması beni çok üzmüştü.
* CENGİZ soyadını taşıyan Hüseyin arkadaşta konuyu ailenin büyüklerine götüreceği yönünde görüş bildirdi bana.
* Kısaca bu arkadaş konuya vakıf olmadığı gibi, aile bireylerinden destek göremedi.
* Kürdlerin kendi değerlerine sahip çıkmaması, ikinci yada üçüncü dereceden akrabaları da olsa buyüklerinin zorlu ve bir o kadar da tarihimiz için önemli yaşam öykülerini bir araştırmacıdan saklamak istemeleri benim zoruma gitmişti.
* Hani derler ya "zaza inadı", Şex Faxri'yi yazamadığım için adeta kahroluyordum.

* Şex Faxri gibi bir kürd efsanesini mutlaka yazmalıydım.
* Çünkü Şex Faxri'nin yaşamı kahramanlıklarla doluydu ve O en uzun süre gerilla savaşı veren, üzerine onlarca stran bestelenen bir kürd komutanıydı.

* Sonradan Diyarbekir/Farqinli ilk defa tanışacağım gazeteci Cüneyt Alphan'la internet üzerinden iletişime geçtim. Kendisine Şex Fahri Bukarki'nin yaşam öyküsünü yazmak istediğimi anlattım ve yardımlarını istedim.
* Sağolsun, bana; "Şeyh Fahri'nin birinci dereceden torunu sayılan Medeni Bukarki ile senin ilişkini sağlayacağım" dedi. Ertesi gün bana müjdeyi verdi ve görüşebilirsiniz dedi.
* Sayın Medeni Bukarki ile bu şekilde ilişki sağladık. Sağolsun, Sayın Medeni Bukarki ismi gibi medeni ve bir o kadarda cesur bir davranış göstererek ihtiyacım olan bilgileri benimle paylaşacağını ve Şeyh Faxri konusunda bana tereddütsüz yardımcı olacağı sözünü verdi.
* Düşünmedim de değil, iyiki öz torununa ulaşmıştım. Yakın akrabaları sayılan kişiler zaten yeterli bilgi sahibi olmadıkları gibi, cesaret edemeyip bana bilgi vermekten de imtina etmişlerdi.

* Dedesi kürd şehidi Şex Faxri'ye yaraşır bir yardımseverlik örneği ve tıpkı onun gibi duyarlılık gösteren öz torunu Sayın Medeni Bukarki'ye yardımlarından ve katkılarından dolayı teşekkür ediyorum.


Orhan Zuexpayıc



- Keke Medeni önce kısaca sizi tanımak istiyorum.

* Ben, Şex Faxri Bukarkı nin oğlu merhum Şex Şirin Efendi'nin oğluyum.
* Diyarbekir ve çevresinde Şex Şirin'in ailesi yakın döneme kadar SEYREK soyadını taşıyordu.
* Qamışlı Şexleri bizim soyadımız dışında örneğin CENGİZ, ÖNGÖREN ve başka soyadları da vardır.
* Ben de ailemize biçilen veya yakıştırılan bu soyadlarından çok rahatsız oluyordum.
* Qamışlı Şexleri malumunuz Kurdistanda BUKARKİ ismiyle anılırlar.
* Geçen yıl Diyarbekir'de yerel mahkeme kararıyla ailemin asıl anıldığı BUKARKİ soyadını kazanarak nüfus kayıtlarına tescil ettirdim.
* Malumunuz Şex Faxri dört evlilik yapar. Babamın annesi Hevidan aşiretinin reisi Hacı Zübeyir Ağa nın kızı Dılşa Hanım'dır. Ben 48 yaşındayım. Evli ve 3 çocuk babasıyım. Halen Diyarbekir'de aile şirketim var olup, inşaat taahhüt işleriyle meşgulüm.
* Ayrıca, uzun süredir siyasetle de ilgileniyorum. Geçmişte Cem Boyner'in Yeni Demokrasi Hareketi içinde yer aldım. Diyarbekir teşkilatının kurucularındandım.
* Daha sonra Diyarbekir ANAP yönetimi başta olmak üzere 1999 yılındaki belediye seçimlerinde Kayapınar beldesinde bağımsız aday olarak belediye başkanlığı seçimine katıldım.
* Kemal Kılıçdaroğlu CHP genel başkanı olunca, sık-sık Kurdistan'a gelmeye başladı. Böyle bir dönemde Diyarbekir teşkilatı da özellikle eski yönetim genel merkez tarafından görevden alındı.
* Bir kısım çevreler geçen yıl benim CHP'de kısa bir dönem de olsa il başkanı olmam yönünde teklifte bulundular.
* Ben de CHP'nin çehresini belki değiştirip, kürd sorununda belki genel merkezde CHP'nin kemalist ve statükocu anlayışını tersyüz ederiz diye kabul ettim.
* Ama Diyarbekir teşkilatında genel merkezle baglantılı bazı kesimler benim başkan olmama tahammül edemediler. Genel merkezde dönen senaryolarla il başkanlığı görevinden azl edildim.
* Kısaca kim olduğumu siyasi kimliğimle azda olsa kendimi anlatabildim.


- Keke Medeni dedeniz Şex Faxri'yi inaniyorumki yazdığım araştırmadan sonra herkes artık çok yakinen tanımaya başladı. Babanız Şex Şirin Efendi'yi de bize kısaca anlatırmısınız?


* Dedem Şex Faxri'nin şehadet edildiği dönemlerde ailemiz de batıya Kütahya'ya sürgün edilir.
* Babam Şex Şirin 1930 doğumlu olup, o dönemde daha 3-4 yaşlarındadır.
* Babamın amcası Şex Nureddin'in oğlu, Şex Misbah babamı ve ailesini Kütahya sürgününden firar ettirerek memleketlerine dönerler.
* Babam Şex Şirin daha çocuk yaştayken ailesi tarafından değil uzun süre dedem Şex Faxri'nin yakın dostları tarafından yaşamı adeta koruma altına alınır.
* Şex Misbah o dönemde yönünü bin-xete Suriye Kurdistanı'na verir.
* Şex Misbah, Şex Abdurrahim ile 1937 yılında Dersim direnişine destek vermek için ülkeye dönüş yapan grubun içindedir.
* Bu grup Bismil sınırları içinde pusuya düşürülerek şehadete ulaşır.
* Şex Misbah üzerine kürd dengbejlerinin stranları da vardır. Kısacası babamın yaşamı uzun bir hikayedir.
* Babam Şex Şirin, yaşamının son 40 yılını halka, gariban insanlara adamıştır. Bölgede sayısız, binlerce diyebileceğimiz barışma gerçekleştirmiştir.
* Aşiretler arası, aileler arası bir çok kan davalarını ve hukuki bir takım sorunları hal etmiş, insanlar arasındaki husumetleri çözmüştür.

*Şeyh Şirin 05.08 2000 yılında Ankara'da hastahanedeyken vefat eder. Babamın mezarı şu anda dedelerinin mekanı olan Qamışlo köyünde meftundur. Babamın resimdeki silahlı kürd giysileriyle bulunan fotoğrafı 1950'li yıların sonunda mahkumken Pasur'un bir köyünde çekilmiştir. Kısaca babam hakkında bu bilgileri verebilirim.




ŞEX ŞİRİN BUKARKİ


- Babanız Şex Şirin nerede ikamet ediyordu? Ayrıca babanızın kürd sorunu ve son silahlı mücadeleye bakış açısı hakkında bilgi verebilirmisiniz?


* Babam Şex Şirin Pasur'un Karaağaç/Benin köyünde 'Kaniye Dere'de kurmuş olduğu çiftlikte 2000 yılına kadar ikamet ediyordu.
* Şex Şirin tıpkı babası gibi cesur ve çevrede sevilen biriydi.
* Bismil'in Dicle nehrinden tutun ta Solaxan/Ginc'deki (Kale Köy) Çeme Murad'a kadar toplumsal sorunlarına derman olmuş bir kanaat onderiydi.
* Daha önce de bahs etiğim gibi bir çok haksız uygulamalarada tabi tutulmuştu. Hatta sizin yöreden, Solaxan'dan bir örnek vermek isterim. 6 Kasım 1982 askeri anayasasına babam karşı propoganda yaptığı için, Solaxan'ın bazı işbirlikçileri hatta Tavz aşiretine mensup olanlar da var bunların içinde, babamı Bingöl sıkıyönetimine şikayet edip, Solaxan'da ceza evine attırdılar.
* Uzun uğraşlar sonucunda 18 günde dışarı çıkara bildik.
* Babam Şex Şirin'in Pasur/Kulp mıntıkasındaki evine sürekli gerillalar ziyaretine giderlerdi. 1996 yılında bir itirafçının ifadeleri sonucunda yardım yataklıktan 66 yaşındayken tutuklanıp, 3 yıl 9 ay ceza verilir. Uzun uğraşılar sonucu verilen hukuk mücadelesinden dolayı cezası yargıtay 9. Ceza Dairesi'nde bozularak, tahliye edilir.
* Babam bu ceza öncesi de defalarca çevredeki karakolar tarafından gözetime alınıp, işkencelerden geçirilir. Pasur ve Lice çevresindeki tüm insanlar babamın yaşadıklarına tanıktırlar. Kısaca babam Türk devletinin kırmızı çizgileri arasındaydı.
* Şex Şirin açıkca söylemek gerekirse heybetli duruşu, cesareti ve Kurdistani sevdasından dolayı babası Şex Faxri'nin misyonuna sahip bir şahsiyetti.

*Babamdan dolayı başta Lice ve Pasur başta olmak üzere, Çolig/Bingöl bölgesindeki bize bağlı olan kesimlerin sorunlarını ben gider çözerim. Örneğin geçen sene Solaxan'da iki aile arasında çıkan kavga sonucunda iki kişi yaralanmıştı. Babamı seven bu ailelerin arasındaki husumeti duyunca hemen arabulucu olup, barıştırdım. Ayrıca bizim bölgedede elimden geldiğince babamın vazifesini yapmaya çalışıyorum.
* Solaxan'da babamın etkili olduğu çevre olarak Kulp/Pasur sınırına yakın olan Tütel, Qameran, Hovit, (Ginc)Qale istasyonu ve çevresindeki köy ve mezraları sayabilirz.


- Keke Medeni, Şex Faxri üzerine geçen yıl yazdığım yazıdan çok olumlu tepkiler aldım. Dedeniz hakkında yazdığım yazıda sizin bilgileriniz dışında kürd kaynaklarından elde ettiğim bilgiler de vardı. Bu konudaki düşüncelerinizi almak istiyorum.

* Doğrudur, keke Orhan gerçekten dedem hakkındaki kapsamlı araştırmanız ve benim dışımda elde etttiğiniz kaynaklardan dolayı size çok teşekkür ederim. O bilgilerden dolayı dedemi daha farklı ve zengin bilgilerle sayenizde tanıdım. Tabi bu bilgilerin dışında beni en çok etkileyen yazınızdaki dedemin o kadar güzel bir motifle işlenmiş olmasıydı, çerçevenin içindeki o fotografı beni çok duygulandırdı.




ŞEX FAXRİ BUKARKİ


- Keke Medeni sizi anlıyorum ve istiyorum ki o fotografın çerçevesiyle ilgili hikayeyi size anlatayım.


* İsveç'te uzun süredir siyasi mülteci olarak yaşayan GORAN arkadaş bu röportajımı okurken çok etkilendiğini söyledi. Çünkü kendiside BADIKAN aşiretine mensup olup, Şeyh Faxri'nin şehadetinin olduğu mıntıkadaki Farqin köylerindendir.

Goran arkadaş bakın devamla şunları bana anlattı:

* Aile büyüklerim sürekli uzun kış gecelerinde tarih konularındaki sohbetlerinde Şex Faxri'nin efsane kişiliğinden bahs ederlerdi. İsmini sıkça duymuştum, dedi.

* Senin bu araştırmanı okuduktan sonra Şex Faxri'nin mutlaka fotoğrafını bulmalıyım dedim, beraber yaptığımız araştırmalarda kovara bir dergisinde Xurşit Mirzengi'nin makalesinde sizinde yardımınızla Şex Faxri Bukari'nin fotosuna ulaştık. Bu fotoğraftaki Şex Faxri'nin o heybetli duruşunu da görünce aile büyklerime hak verdim.

* Keke Goran, İsveçte kitap ve fotoğraflarıyla kürd belgelerini arşivleyen kütüphaneci bir kürd aydını ve siyasetçisidir.

Bakın, Kek Goran'ın bana yazdığı mesajın alıntısını aktarıyorum:

"Selam Kek Orhan,
Böyle bir kahramanımızın resmini bulup hemen çerçevelemek istiyorum. Biliyorsun belki: kürdlerle ilgili bütün resim ve belgeleri toplayıp arşivliyorum.
Selamlar ve hürmetler.
Goran"



*Kek Goran'da sağolsun o fotoğrafı özel motiflerle bezenmiş bir çerçeve içine monte ederek SERBESTÎ sitesine asmıştır. Gerçekten bu fotoğraf tablosu birçok duyarlı kürd insanını büyülemiştir.


- Medeni Bey, dedeniz Şex Faxri üzerine yazdığım araştırma yazısında şehadetine ve elbiseleriyle defin edilmesi olayına bilgi eksikliği nedeniyle fazla değinemedim. Bu konuda sizin düşünceleriniz almak istiyorum.

* Dedem Şex Faxri ve arkadaşlarının mücadelesi 1933 yılının Ekim ayına kadar devam etmiştir. Kulp'un Hevedan bölgesinde Goderne köyünün alt tarafında Şikefta Ganike mağarasında Badika ve Xıyan milislerinin öncülüğünde Diyarbekir, Bingöl, Muş ve Silvan'dan gelen askeri birlikler tarafından kuşatıldılar. Uzun çatışmadan sonra dedem ve 17 arkadaşı şehadete ulaşır, 3 arkadaşı da kurtuldu. Daha sonra cenazeleri Hazro'da bulunan Gire Cirit tepesindeki mezarlığına, üzerindeki kanlı elbiseleriyle toplu bir şekilde gömüldüler.

*Dedem bir alim olduğunu ve asla hurafe olmadığını belirtmek isterim. Bazı çevreler dedemin mezarının üzerine taş tuturulmadığını söylüyorlar. Babam Şex Şirin'in vasiyetidir. Babamın üzerine ne türbe nede bir mezar yapmayın. Ne zaman ki kürd halkı özgürlüğünü elde ettiği zaman laikiyle bir anıt mezar o zaman yapıınız.

* Hazro'dan birkaç değerli dostlar benden izin alarak etrafına duvar örüp çit yapmak istediklerini belirtiler, ben de yapın dedim.


- Keke Medeni, babanızın bu vasiyeti biliyormusunuz bana neyi hatırlattı? Molla Mustafa Barzani'nin de sade ve gösterişsiz bir mezarı vardır. Molla Mustafa'nın da vasiyetini muhakkak biliyorsunuz; “Mezarım peşmerge mezarından yüksekte olmasın, peşmergeler olmasaydı ben de olmazdım, benim varlığımın sebebi peşmergelerdir." Ve "üzerinde kır çicekleri açan mezarın" sadeliğin, fedakarlığın, davaya bağlılığın ve inancın bir sembolü olduğunu hatırlatmak isterim.

*Keke Orhan, Molla Mustafa Barzani'nin vasiyeti ile benim babam Şex Şirin Bukarki'nin babası Şex Faxri'nin mezarı hakkındaki maukayseniz için çok teşekkür ederim. Bu belirlemeniz doğrusu beni çok duygulandırdı. Molla Mustafa'nın bu vasiyeti mütevazilik ve asaletinin bir tezahürüdür.


- BDP ve AKP arasında kürd sorununun barışçıl çözümü için görüşmeler vardır. Siz bu görüşmelerde BDP'ye nasıl bir misyon biçiyorsunuz ve AKP'yi bu konuda samimi görüyormusunuz?


* AKP/PKK Oslo süreciyle bu görüşmelerin temelini daha evvel atmıştı. Tabi o süreci hepimiz takip ettik, kesintiye uğradı. Bu defa sanki iki tarafta açıklamlarıyla biraz daha temkinli ve samimi görünüyorlar. Kürdler tarih boyunca hep kandırıldı. Hükümet samimiyetini bu coğrafyada dilimize, kimliğimize ve kültürümüze dair samimi adımlar atarak gosterebilir. BDP tarafı zaten malum, İmralı'nın görüşleri doğrultusunda adımlar atacağını biliyoruz. Umarım bu defa BDP/İ mralı kurdi taleplerle ortaya çıkar, geçmişte ortaya attığı hiç bir anlam ifade etmeyen kürdlerin kafasını karıştıran o kavramlardan uzak dururlar.

* Gelişme aşamasında olan sürecin daha ileri bir noktaya gitmesi için hep birlikte el ele, omuz omuza vermeliyiz.


* T.C. devleti kurulduğu günden bu yana kürd sorunu ilk kez çok kritik bir dönemeçten geçiyor. PKK'nin kurucusu Abdullah Öcalan'la İmralı'da yapılan görüşmeler ve yapılan müzakereler sonucunda bir yumuşama ve çözüm umudu olduğunu hepimiz görüyoruz. Şex Faxri'nin torunu olarak ailemizin bölgede kürdler arasındaki sosyal problemlerin hepsini barışla sonuçlandıran bir misyonu vardır. Ben de hükümetin İmralı, BDP ve kürd çevreleriyle yaptığı bu barış görüşmelerini içtenlikle destekliyorum.

* Bu süreç çok hasas olduğu için, umarım her iki tarafta usluplarına dikkat eder. Biliyorsunuz, geçmişte barıştan bahs edildiği yumuşak dönemlerde provakatörler her iki taraftan da devreye girip, süreci baltalıyorlardı. O yüzden dikkatli olmak lazım, çünkü barışın savaştan çok daha zor olduğunu bilmemiz gerekır.


- Keke Medeni, bilmiyorum okudunuzmu, Silvan ve Diyarbekir'de yayın yapan gazete ve internet siteleri Şex Faxri ile ilgili olarak kısa bir röportajı torununa dayandırarak yayınladılar. Bu açıklamalar hakkındaki düşüncelerinizi almak istiyorum.

* Ben de duydum, dedem Şex Fahri'yle ilgili röportaj yerel internet ve gazetelerde verilmiştir. Bu açıklamaları okudum da, zaten yazıda farklı bir şey ifade edilmemiştir.
Dedemle ilgili sizin araştırmanızın zaten çok zengin olduğunu vurgulamak istiyorum. Bu röportajda zaten farklı birşey yoktur.


- Keke Medeni bu röportajı ben de internet sitelerinden takip ederek okudum. Dikkatimi çeken bir husus, röportajda benim araştırmalarımdan adeta cümle cümle alıntı yapılarak yapılmıştır. Bu konuda sizin görüşünüzü almak istiyorum.


* Dedem Şex Faxri ile ilgili bu röportajın bir akrabamiz sayılan kişiyle ne amaçla yapıldığını bilmiyorum.
* Bu şahıs Şex Faxri'nin torunu değildir, akraba sayılır.
* Zaten siz ilk kendisiyle ilişkilenerek dedemle ilgili röportaj talebinde bulunduğunuzu söylediniz.
* Ama, size söz verip, sonradan vaz geçtiğini bana anlattınız.
* Hatta telefon görüşmelerinizde de size ters cevap verdiği gibi, telefonunu size kapattığını söylediğinizde de çok üzülmüştüm.
* Şimdi de sizin yazdıklarınızın aynısını cümle cümle verdiği röportajlardan ben de görüyorum.
* Bu konuda açıkça söylemek gerkirse dedem Şex Faxri Bukarki'nin mirası sadece ailemizin değil, tüm kürdlerin onurlu yadigarı ve hatırasıdır.
* Onların bu hatıralarına, şanına yaraşır bir şekilde sahip çıkmak gerekir.
* Onların kemiklerini sızlatacak tek şey biliyormusun nedir; onların layık olmadığı bazı ağızlar tarafından politik malzeme olarak kullanılmasıdır.
* Onların mücadelesi ve davaları bizim varlık nedenimiz oldu. Bundan gurur duyuyorum. Bunu her yerde söylemekten, isteyen her kişiye anlatmaktan ve onun kutsal mirasını taşımaktan onur duyduğumu ifade etmek istiyorum.


- Keke Medeni, sosyolog bir hemşeriniz hem de Pasur/Kulp'lu Fransa'da doktora tezi hazırlıyor. Bu arkadaş çok ilginçtir ki Xiyan aşiretine mensuptur. Dedenizle ilgili yazdığım araştırmayı internet üzerinden okumus ve benimle iletişime geçerek yardım talebinde bulundu. Bu arkadaşın bana gönderdiği mesajı olduğu gibi aktarıyorum:


Mesajı yazan; Azad Rénas Çelik,

Orhan bey merhaba, Şêx Fexrî üzerine yazdığınız makaleyi okudum ve çok beğendim araştırma yönteminizi. Ben de doktora tezimi Pasûr, Lice ve Farqîn sosyal tarihi üzerine yazıyorum. Sizin değerli katkılarınıza ihtiyacım var. Teşekkürler.



- Bu Sosyolog arkadaş Fransada üniversitede doktora tezi hazırlıyor. Keke Medeni, Kulp'lu bu sosyologun çalışması hakkındaki düşüncelerinizi kısaca almak istiyorum.

Keke Orhan, dedemle ilgili bu araştırmanızdaki tesaddüflere bakın. Dedem ve 17 arkadaşı Türk askeri ve bölgedeki BADIKAN ve XIYAN aşiretine mensup bazı milislerin desteğiyle şehadete ulaşıyorlar. Kaderin acı cilvesi BADIKAN aşiretine mensup İsveç'teki GORAN kardeşimin dedemin fotoğrafıyla ilgili o çerçevesi ve aile büyüklerinin dedem üzerindeki düşünceleri beni çok duygulandırdı.
* Yine Xıyan aşiretine mensup hemşerim genç Sosyologun da dedem üzerine doktora tezi hazırlaması ayrıca bir duygu bana yaşattı.
* İşte budur, geçmişte türk devletinin bizi nasıl böl yönet politikasıyla karşı karşıya getirdiğini bu örnekte daha iyi görüyoruz.
* Ama biz torunlar, ben Medeni Bukarki, Badıkili Goran arkadaş ve Xıyan'li genç sosyolog Renas arkadaş tarihimizdeki bu kara yaraya adeta bir neşter vurduk.
* Şex Faxri'nin yiğitliği, cesareti ve efsane kişiliği bizi bir araya getirdi. Kürdler artık eski kürdler değildir.


- Keke Medeni, bu röportajda hem sizi, hem babanız Şex Şirin'i yakinen tanıdık. Ayrıca, dedeniz Şex Faxri hakkında eksik yazdığımız bazı bilgileri de bu röportajda genişleterek tarihe bence not düştük. Bunun yanında, hükümet ve PKK çevrelerinin son barış görüşmeleri üzerine de kısaca düşüncelerinizi aktardınız. Bu samimi düşünceleriniz için teşekkür ederim.

Keke Orhan, asıl ben teşekkür ederim. İnaniyorumki başta kürd tarihi ve yakın dönem siyasetine çok önemli mesaj verebildik. Sizin bundan sonraki çalısmalarınızda da başarılar dilerim.




Orhan KAYA


zuexpayic.blogspot

 

 

 


Foundation For Kurdish Library & Museum